Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği Temsilciler Kurulu İstişare Toplantısı, 11-16 Haziran 2019 tarihleri arasında KKTC Girne’de gerçekleştirildi.
Toplantıya; UAESEB ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip GEYLAN, Türk Eğitim-Sen Genel Başkan Yardımcıları, Kıbrıs Türk Memur Sen Genel Başkanı Akın MANGA ve Kıbrıs Türk Memur Sen yöneticileri, Azerbaycan Tahsil İşçileri Azad Hemkarlar İttifakı Katibi Mubariz EYVAZOV, Kazakistan Eğitim ve Bilim Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Maira AMANTAYEVA, Kırgızistan Eğitim ve Bilim Çalışanları Sendikası Temsilcisi Baktygul TYNYBEKOVA, Makedonya Ufuk Derneği Genel Başkan Yardımcısı İlhan RAHMAN, Irak Türkmen Eğitimciler Öğretmen Örgütü Genel Başkan Yardımcısı Ali GÜLBOY, Kosova Türk Öğretmenler Derneği Genel Başkanı Akif GAŞİ, Romanya Türk Tatar Öğretmenler Derneği Temsilcisi Vildan BORMAMBET ile genel başkan yardımcıları ve Kıbrıs Türk eğitimine hizmet veren çok sayıda eğitimci katıldı.
Genel Başkan GEYLAN ve UAESEB heyeti, KKTC Başbakanı Sayın Ersin TATAR’ı da ziyaret etti. Genel Başkan Talip Geylan ziyarette yeni Hükümete başarılar diledi.
Genel Başkan Talip Geylan ve beraberindeki heyet daha sonra Milli Eğitim Bakanı Sayın Nazım ÇAVUŞOĞLU ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Faiz SUCUOĞLU’nu da makamlarında ziyaret ederek, görüş alışverişinde bulundular.
UAESEB Temsilciler Kurulu İstişare Toplantısı’nda bir konuşma yapan UAESEB ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip GEYLAN, son zamanlarda Doğu Akdeniz’de yaşanan egemenlik mücadelesinde KKTC ve Türkiye’nin tarihsel ve hukuksal haklarını gasp edecek girişimleri şiddetle reddettiklerini söyledi.
Güney Kıbrıs Rum kesiminin uzlaşmaz tutumu ve adada yönetimi ve zenginliği paylaşmak istememesinin artık ikili federatif yönetim modelinin mümkün olmayacağını ortaya koyduğunu söyleyen GEYLAN, “Tek formül, 1983’te kurulan KKTC Devleti’nin müstakil bir devlet olarak yoluna devam etmesidir. Bu durumda, uluslararası kuruluşların ve tüm ülkelerin KKTC’yi tanıması ve resmen muhatap olması kaçınılmaz bir gerekliliktir” diye konuştu.
Siyaset, ekonomi, spor, sanat ve diğer tüm alanlarda KKTC üzerinde uygulanan izolasyon ve ambargonun sonlandırılması anlamında adımların ivedilikle atılmasını beklediklerini ifade eden Genel Başkan Talip GEYLAN, bu beklentiye mütenasip hareket etmeyen ülke ve kuruluşların Kıbrıs’ta kalıcı barışın sağlanması konusunda samimiyetlerinin sorgulanacağını söyledi.
Doğu Akdeniz’de arama faaliyetlerini sürdüren Fatih Sondaj Gemisi çalışanları ve TPAO ile işbirliğinde olan şirket yetkilileri hakkında çıkarılan tutuklama kararını da hukuksuz ve geçersiz olarak değerlendiren Talip GEYLAN, “Bunun yanı sıra, çok uluslu egemen güçlerin tetikçiliğini yapan Rum kesiminin bu adımı, aynı zamanda KKTC ve Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki tarihsel egemenlik haklarının gasp edilmesine yönelik bir girişim ve Devletimize bir meydan okumadır. Bu kabul edilemezdir. Güney Kıbrıs Rum Kesimi, aklını başına almalıdır. 1974’ü ne çabuk unutmuşlardır?” dedi.
Genel Başkan sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye büyük bir devlettir ve sonuna kadar KKTC ve Kıbrıslı Türklerin yanındadır. Burada bir kez daha ifade ediyorum ki, 300 milyonu aşkın Türk Dünyası’nın yüreği Kıbrıslı soydaşlarımızla birlikte atmaktadır. Kıbrıs Davası, Türk Dünyası’nın davasıdır. Türk Eğitim-Sen ve Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği üyesi tüm kuruluşlarımız, soydaşlarımızın yanındadır, birdir, beraberdir.”
Doğu Türkistan’da yaşayan Türklere yönelik Çin devleti tarafından sistematik bir biyolojik, kültürel soykırım politikası uygulandığını da bildiren GEYLAN, gelişmiş dünyanın bu insanlık ayıbına sessiz kalmamasını istedi.
Genel Başkan GEYLAN, Azerbaycan topraklarının işgaline ilişkin BM Güvenlik Konseyi kararlarına uyulmasını, Karabağ işgalinin sonlandırılarak Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün sağlanmasını da talep etti.
Genel Başkan açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği’ne üye sendika ve kuruluşlarımızın çok kıymetli yönetici ve temsilcileri ve değerli konuklarımız, Temsilciler Kurulu toplantımıza hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Toplantımızın, kuruluşlarımız, eğitim hayatımız ve Türk Dünyasının ortak geleceği için hayırlar getirmesini diliyorum.
On yılı aşkındır faaliyet yürüten Birliğimiz, gelinen noktada soy, kültür ve kardeşlik coğrafyamızın eğitim alanındaki en önemli sendikal örgütlenmelerinin başında gelmektedir. UAESEB, artık sadece üye kuruluşlarımız için değil, ülkelerimiz için de ortak geleceğimize dair kendisine önemli misyonlar atfedilen muteber bir kuruluş haline gelmiştir.
UAESEB olarak, Türk Dünyası’nın bilim, kültür ve dil başta olmak üzere her alanda birlik ve beraberliğin tesis edilmesi yolunda tarihi ve milli bir sorumluluğu yüklendiğimizin farkındayız. Bu sorumluluğu, “Dilde, fikirde, işte birlik” şiarıyla merhum İsmail Gaspıralı’nın, Türk Dünyasının entelektüel birikiminin taşıyıcısı olan biz eğitimcilere bıraktığı bir emanet olarak kabul ediyoruz.
İşte bu farkındalık ve sorumlulukla hareket eden UAESEB, bir yandan eğitim çalışanlarının ortak sorunlarının çözüleceği ve beklentilerinin karşılanacağı; diğer yandan da Türk dünyasının siyasal, sosyal ve ekonomik birlikteliğine zemin hazırlayacak hizmetlere imza atmaktadır. Bu zemin, aynı zamanda, bölgesel ve küresel anlamda refah, barış ve huzur ikliminin de temelini oluşturacaktır.
Hiç şüphemiz yoktur ki; bilinen tarih boyunca, kurduğu devletler ve oluşturduğu medeniyetlerle insanlık alemine iz bırakmış ve istikamet tayin etmiş olan Türk varlığı, önümüzdeki dönemlerde de siyaset, ekonomi, bilim, eğitim ve kültür hayatında yeşerteceği yeni iklim marifetiyle yeniden tarihin akışına yön verecektir.
Avrupa’nın ortalarından uzak doğunun uzaklarına, Asya’nın kuzeyinden Afrika ve Arap yarımadasının kuzeyine varan geniş bir bakiyede yerleşik olan Türk Dünyası, yeniden dünyayı inşa ve ihya edecek güçlü bir potansiyele sahiptir.
İşte bu potansiyeli harekete geçirecek olan en önemli ve öncelikli unsur, hiç şüphesiz eğitim olacaktır. Türk coğrafyasının eğitimcileri olarak UAESEB, yeni Türk medeniyetinin imarında üstlendiği mesuliyetin şuurundadır.
Türk Dünyası bu şuur iklimine girdiğinde, neden Türkmenistan’dan yeni bir Mahdumkulu, Üsküp’ten yeni bir Yahya Kemal, Kırgızistan’dan yeni bir Cengiz Aytmatov, Kırımdan yeni bir İsmail Gaspıralı, Kazakistan’dan yeni bir Abay Kunanbayev, Azerbaycan’dan yeni bir Ahmet Cevat ya da Anadolu’dan yeni bir Karacaoğlan çıkmasın?
İşte UAESEB üyesi kuruluşlar olarak, bu yeni iklimin, eğitimle tesis edileceğine inanıyor ve bu yönde gayret ortaya koyuyoruz. Ülkelerimiz arasında başta eğitim, bilim ve kültür alanlarında ortak projeler ve işbirliklerinin hayata geçirilmesi için emek sarf ediyor, Türk Dünyasının birliğine giden yola bir kilometre taşı daha ekleyebilmek için ortak organizasyonları hayata geçirmeye gayret ediyoruz.
Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği yürüttüğü faaliyetleri, düzenlemiş olduğu kongre ve toplantılarda alınan kararları ve gerçekleştirdiği bilimsel sempozyum ve kongreleri ile eğitim çalışanlarının ve dolayısıyla ülkelerimizin aynı ideal uğrunda birlikteliğine büyük hizmetler etmektedir.
Bu minvalde; ilk olarak 2016 yılında Hoca Ahmet Yesevi yılı anısına düzenlediğimiz, Türk Dünyası Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler Kongresi, üye ülkelerinden katılan bilim insanlarının buluşmalarına imkân sağlamıştır. Bu kongrede, Türk dünyasından yüz elli bilim insanı ve Türkiye’den de üç yüz akademisyen kıymetli tebliğlerini sunarak, ortak kültür dünyamıza katkı sağlayan bir bilim şölenine katkı sağladılar.
İkinci uluslararası kongremizi ise, 2017 yılında Türk Dünyası Mühendislik ve Fen Bilimleri Kongresi adıyla gerçekleştirdik. Bu kongrede Nobel bilim ödülü sahibi Prof. Dr. Jefrey Lewormor başta olmak üzere otuz ülkeden seçkin bilim adamının davetli konuşmacı olarak iştirak ettiği önemli bir bilim şölenine imza attık.
Yine 2018 yılında 43 ülkeden 739 bilim insanın katılımıyla Türk Dünyası Eğitim Bilimleri ve Sosyal Bilimler Kongremizin ikincisini gerçekleştirdik. Bu yılsonunda da yani 2019 Kasım ayında Fen ve Mühendislik Bilimleri Kongremizin ikincisini düzenleyeceğiz.
Bilim, teknoloji, yenilik stratejileri ve eğitim alanlarında Türk dünyasının geleceği bu kongrelerde ana gündemimizi oluşturmaktadır ve bu kongrelerin ortaya çıkaracağı bilgi birikimi ve vizyon, ülkelerimizin topyekûn kalkınmasının itici gücünü oluşturacaktır.
Biz inanıyoruz ki, 21. yüzyıl bir Türk Dünyası asrı olarak tarihe geçecektir. Türk Dünyası’nın medeniyet, siyaset ve ekonomide yeniden dirilişi ve şahlanışı, aynı zamanda küresel huzur ve barışın da bir teminatı olacaktır.
Ülkelerimizin kalkınması ve zenginleşmesinde eğitimciler olarak sorumluluklarımızı yerine getireceğiz.
Türk dünyası, aydınlık geleceğini, dünyayı tanıyan, kültürüne bağlı başarılı nesiller yetiştirerek inşa edecektir.
Türkiye, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan, Makedonya, KKTC, Kosova, Irak ve Romanya eğitim sendikalarının ve öğretmen örgütlerinin oluşturduğu birliğimiz; faaliyetlerini eğitim ve kültür hayatımızdaki işbirliği projelerinde yoğunlaştırarak sürdürecektir.
UAESB Türk Dünyası’nın meselelerine karşı ilgisini artırarak sürdürecektir. Ortak eğitim ve kültür faaliyetlerini, üye ülkelerde yürüteceğimiz kongre ve toplantılarla destekleyeceğiz. Bu vesileyle, ortak tarihi, edebiyatı ve kültürü öğrenen Türk Dünyası’nın genç dimağları dünyada yalnız olmadıklarını görecek ve mensubu oldukları büyük bir milli varlığın bilinciyle yeni bir geleceğe umutla bağlanacaklardır.
Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği, Türk dünyası idealinin vücut bulmuş halidir. Dolayısıyla Birlik olarak, bölgemizi ve Türk Dünyasını alakadar eden durum ve gelişmeler karşısında da ortak irade sergileme kabiliyetinde olduğumuzun bilinmesini istiyoruz.
Bu minvalde, son zamanlarda Doğu Akdeniz’de yaşanan egemenlik mücadelesinde KKTC ve Türkiye’nin tarihsel ve hukuksal haklarını gasp edecek girişimleri şiddetle reddettiğimizi ifade ediyoruz.
Türkiye’nin ve Türk Dünyasının kalbinin Kıbrıslı soydaşlarımızla birlikte attığını ifade ediyor, KKTC’nin müstakil bir devlet olarak varlığını ilelebet sürdüreceğinin başta Rumlar olmak üzere tüm dünya tarafından bilinmesini istiyorum.
Güney Kıbrıs Rum kesiminin uzlaşmaz tutumu ve adada yönetimi ve zenginliği paylaşmak istememesi artık ikili federatif yönetim modelinin mümkün olmayacağını ortaya koymuştur. Artık tek formül, 1983’te kurulan KKTC Devleti’nin müstakil bir devlet olarak yoluna devam etmesidir. Bu durumda, uluslararası kuruluşların ve tüm ülkelerin KKTC’yi tanıması ve resmen muhatap olması kaçınılmaz bir gerekliliktir. Kıbrıs’ta huzur ve barışın kalıcı ve sürdürülebilir olmasının tek yolu budur. Siyaset, ekonomi, spor, sanat ve diğer tüm alanlarda KKTC üzerinde uygulanan izolasyon ve ambargonun sonlandırılması anlamında adımların ivedilikle atılmasını bekliyoruz. Bu beklentiye mütenasip hareket etmeyen ülke ve kuruluşların Kıbrıs’ta kalıcı barışın sağlanması konusunda samimiyetleri sorgulanacaktır. Ayrıca önceki gün Doğu Akdeniz’de arama faaliyetlerini sürdüren Fatih Sondaj Gemisi çalışanları ve TPAO ile işbirliğinde olan şirket yetkilileri hakkında çıkarılan tutuklama kararı hukuksuzdur, hükümsüzdür, geçersizdir. Bunun yanı sıra, çok uluslu egemen güçlerin tetikçiliğini yapan Rum kesiminin bu adımı, aynı zamanda KKTC ve Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki tarihsel egemenlik haklarının gasp edilmesine yönelik bir girişim ve Devletimize bir meydan okumadır. Bu kabul edilemezdir. Güney Kıbrıs Rum Kesimi, aklını başına almalıdır. 1974’ü ne çabuk unutmuşlardır? Türkiye büyük bir devlettir ve sonuna kadar KKTC ve Kıbrıslı Türklerin yanındadır. Burada bir kez daha ifade ediyorum ki, 300 milyonu aşkın Türk Dünyası’nın yüreği Kıbrıslı soydaşlarımızla birlikte atmaktadır. Kıbrıs Davası, Türk Dünyası’nın davasıdır. Türk Eğitim-Sen ve Uluslararası Avrasya Eğitim Sendikaları Birliği üyesi tüm kuruluşlarımız, soydaşlarımızın yanındadır, birdir, beraberdir.
Batı Trakya’da, Romanya’da, Kosova, Bulgaristan ve Makedonya’da Türkçe’nin ve Türk kültürünün yaşatılabileceği gerçek bir demokrasi zeminine ihtiyaç vardır. Balkanlar’da Türk kültür varlığının korunması birlik olarak öncelikli hassasiyetimizdir.
Ülkelerimiz arasındaki yakınlaşmayı eğitim ve kültür politikaları ağırlıklı olarak, desteklemeyi hedefliyoruz.
Doğu Türkistan’da yaşayan Türklere yönelik Çin devleti tarafından sistematik bir biyolojik, kültürel soykırım politikası uygulanmaktadır. Dil, kültür ve dini hayata yönelik baskı ve kısıtlamalar kapsamlı bir insanlık suçuna işaret etmektedir.” Topluma Kazandırma Kampları” adı altında yüz binlerce soydaşımız kamplarda hürriyetlerinden mahrum edilmektedirler. Bu insanlık zulmüne karşı başta uluslararası kuruluşlar olmak üzere tüm ülkeleri görev davet ediyoruz. Gelişmiş dünyanın bu insanlık ayıbına sessiz kalmamasını istiyoruz.
Azerbaycan topraklarının işgaline ilişkin BM Güvenlik Konseyi kararlarına uyulmasını, Karabağ işgalinin sonlandırılarak Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün sağlanmasını kararlılıkla talep ediyoruz.
UAESEB olarak, Türkiye Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın önerisi ve üye ülkelerin oybirliği ile Kazakistan Kurucu Cumhurbaşkanı Elbaşı Nursultan Nazarbayev’in “Türk Konseyi Ömür Boyu Onursal Başkanı” seçilmiş olasını destekliyor ve büyük memnuniyet duyduğumuzu ifade ediyoruz. Sayın Nazarbayev’e Türk dünyasına hizmetlerinden ötürü şükranlarımızı sunuyoruz.
Küresel barışın önündeki en büyük engellerden biri ve bir insanlık suçu olarak gördüğümüz terörün milletler arası mücadelenin bir enstrümanı olarak kullanan küresel güç ve devletleri şiddetle telin ediyoruz. Özellikle Irak ve Suriye’de terör örgütleri üzerinden yürütülen vekalet savaşları nedeniyle yüzbinlerce soydaşımız mağdur edilmiş, vatanlarını terk etmek zorunda bırakılmışlardır. Irak ve Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunması, güvenlik endişelerinin ortadan kaldırılarak mülteci konumuna düşürülen soydaşlarımızın yurtlarına dönmeleri için tedbirlerin alınmasını istiyoruz.
21. Yüzyılı, Türk asrı yapacak olan yeni medeniyetimizin imar ve inşasına katkı sağlayacağına inandığım UAESEB Temsilciler Kurulu Toplantımıza katılan siz değerli arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.”
Toplantının son gününde sonuç bildirgesi açıklandı. KKTC Başbakanı Sayın Ersin TATAR da, heyetimizi öğle yemeğinde misafir etti. Turizm Bakanı Sayın Ünal ÜSTEL, Maliye Bakanı Sayın Olgun AMCAOĞLU, Başbakanlık Müsteşarı Sayın Suat YELDENEL, Hür-İş Genel Başkanı Sayın Ahmet ÇALUDA ve Kamu-İş Genel Başkanı Sayın Ahmet SERDAROĞLU da heyetimize eşlik etti. Genel Başkan Talip Geylan, başta KKTC Başbakanı Sayın Ersin TATAR olmak üzere misafirperverliğini esirgemeyen herkese çok teşekkür etti.