Nevruz Bayramı, 21. Asrın Türk Yüzyılı Olacağı Yeni Bir Başlangıca Vesile Olacaktır
UAESEB ve Türk Eğitim Sen Genel Başkanı Sayın Talip Geylan’ın 21 Mart Nevruz Bayramı münasebetiyle yayınladıkları kutlama mesajıdır.
Görkemli Türk kültürünün güzide günlerinden bir olan, muhtevası bakımından toplumsal hayatımızda önemli anlamlar ifade eden Nevruz Bayramı’na bir kez daha ulaşmış olmanın huzur ve mutluluğunu yaşıyoruz.
Büyük Türk milletinin kadim tarihinde, milletimizin müşterek sevinçlerini, coşkusunu, huzur ve mutluluğunu, kaynaşmasını, kucaklaşmasını, dayanışmasını ifa eden Nevruz aynı zamanda Türk kültürünün birleştirici, bütünleştirici felsefi yönünü de tüm dünyaya gösteriyor olması bakımından adeta bir iftihar vesikasıdır.
Türk dünyasının farklı beldelerinde Yeni Gün, Yeni Kun, , Teze Yıl, Nevruz, Navruz, İlk Yaz, Yengi Kün, Ergenekon Bayramı, Bozkurt Bayramı vb. gibi farklı isimlerle aynı muhteva içerisinde kutlanan Nevruz’u yalnızca bir yıldönümü, mevsim döngüsü, bahar müjdecisi olarak görmek elbette ki mümkün değildir.
Nevruz, Türk milletinin kadim bir bayramıdır. Türk kültüründeki menkıbelerde Nevruz’un başlangıcı Türk milletinin Ergenekon’dan çıkmasına dayandırılır. Bu bağlamda Nevruz sadece baharın değil Türk milletinin uyanış, direniş ve dirilişiyle de simgeleştiği için aynı zamanda Türk milletinin bir hürriyet bayramıdır.
Türk milleti için Nevruz’un muhtevasını oluşturan milli hasletler, kadim tarihimizdeki varlık mücadelemizin bir hülasası niteliğinde oldukça önemlidir. Keza baharla birlikte doğanın uyanışını, yeniden doğuşunu, dirilişini simgeleyen Nevruz, Ergenekon Destanı’nda, hürriyet aşkıyla yanan, ateşle eritilen dağdan bir yol bulup çıkan ve daha güzel yarınlara ulaşan Türk milletiyle özdeşleşmiştir.
Tarih ışığında Türk milli kültürünün kadim değerlerini, gelenek ve göreneklerini idrak edip yaşamak, yaşatmak ve gelecek nesillere aktarmak gayretinde olmak milletimizin her bir ferdinin milli vazifesidir. Türkiye sevdalısı eğitim çalışanlarımız bu vazifenin şuurundadır. Bu vazife de Türk Eğitim-Sen’lilerin teminatı altındadır.
Diğer taraftan Nevruz Türk dünyasının sadece dününe ait bir değer değildir. Nevruz ruhu aynı zamanda bütün fertlerini ortak milli ülküler etrafında birleştirerek Türk dünyasının yarınını da inşa etme ülküsünü gösterir. Nevruz’un bu birleştirici ruhu Türk dünyası adına oldukça kıymetlidir.
Türk coğrafyasında toplumsal kucaklaşmanın en müstesna günlerinden biri olan Nevruz’un birleştirici kutlu ruhunu idrak edememiş, nifak tohumları eken, kin ve nefret odaklarının kutlama adı altında bölücü terör örgütünün faaliyetini yürüten hainlerin sinsi emelleri, beyhude çapaları ve istismarı elbette ki başarıya ulaşamayacak, bu kirli zihniyet elbet hüsran olacaktır.
Ülkemizin yaşadığı afet sonrası zorlu anlardan geçtiği bu günlerde, yeni Nevruz’un güzellikler getireceğini umuyorum. Milli uyanışın, yeniden doğuşun, cesaret ve mücadelenin, bolluk ve bereketin, kucaklaşmanın, paylaşmanın, birlik ve beraberliğin gücünün en güzel sembolü Nevruz Bayramı’nda dileğimiz devletimizin, aziz milletimizin, gönül ve kültür coğrafyamızın her türlü zorluktan, afetten, olumsuzluktan uzak güzel günler görmesidir.
İnanıyorum ki, bu Nevruz Bayramı, Cumhuriyetimizin 100. Yılında yeniden şahlanmamıza, Türk medeniyetinin yine insanlığa ışık tutacağı, Türk dünyasının birlik ve beraberlik içerisinde insanlığa huzur ve barış getireceği, 21. asrın Türk Yüzyılı olacağı yeni bir başlangıca vesile olacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle çağlar öncesinden taşınan bu kutlu değerin, Nevruz’un Nevruz ruhuna yakışır bir şekilde idrak edilip kutlanması, Nevruz ateşinin ruhunun daim olması, açılan yaralarımızın devletimiz eliyle biran önce sarılması, milletimizin, devletimizin ve Türk dünyasının bir ve müreffeh yarınlara esenlik içerisinde kavuşması temennisiyle Nevruz Bayramımız kutlu olsun…